30 Mayıs 2021 Pazar

Hermès - 24 Faubourg (1995)

fotoğraf için kaynak-@Perlemutt(fragrantica.ru)

Herkese merhaba, yine müthiş bir koku ile karşınızdayım! Bugün Hermès evine bir girelim bakalım kapılarını bize açtığı kadarı ile... Hermès, 1837 yılında Thierry Hermes tarafından kurulmuş. İlkin ambleminden de anlaşılacağı üzere binicilik aksesuarları ile üretime başlarken günümüzde deri çanta, eşarp ve kokuya dönüşen bir modaevine evrilmiş durumda...

Benim Hermès ile ilk koku serüvenim, parfümcü Guy Robert tarafından 1961'de tasarlanan Calèche ile başladı... Henüz konusu açılmışken gelin önce biraz Calèche’den bahsedelim, ne dersiniz?

fotoğraf için kaynak-@titanlis(fragrantica.ru)

Eski bir kokudan bahsediyoruz, dolayısıyla aldehitler başrolde, hem de oldukça güçlü aldehitler... Chypre sınıfına giren calechede(meşe yosunu) diğer hissettiğim notalar; gül, ylang-ylang, yasemin, neroli, iris, vetiver ve sandal ağacı ile birlikte amber... Mükemmel bir karışım ve olağanüstü bir parfüm muhakkak burnunuzu banın dedikten sonra esas konumuz 24 Faubourg'a dönelim...


Evet parfümörü Maurice Roucel, 24 Faubourg'un... Parfüm ismini Hermès butiğinin olduğu caddeden almış... Marka tanıtımından bir not: '24 Faubourg, varış noktasının güneşin olduğu bir yolculuğa bir davettir.' Peki, güneşe doğru olan bu yolculukta bizlere ne mi eşlik edecek değerli dostlarım; sarhoş edici beyaz çiçekler, mürver, sümbül, turunçlarla beraber kehribar ve vanilya...

Size bir sır vereyim mi, bu koku Lady Diana'nın da imza kokularından imiş efenim... Ben oldukça kadınsı buluyorum ayrıca genel beğeniye uygun olmamakla beraber bir burun tecrübesi gerektirdiği kesin nitekim ben ilk denediğimde oldukça yoğun gelmişti bana, ancak şu an en sevdiğim kokular arasında... Yine de her gün giyebileceğim bir koku değil, daha çok kendimi bir kraliçe gibi hissettiğim veyahut yine kendimi şımartmak istediğim zamanlarda kullanabileceğim bir parfüm oldu bendeki yeri...

Sağlıcakla kalın, kocaman sevgiler!


8 Mayıs 2021 Cumartesi

Amouage - Honour Woman (2011)

 

fotoğraf için kaynak-@kiraagold(fragrantica.com)

Merhabalar hepinize, uzun süren yokluğumu çok güzel bir parfümle kapatmaya geldim: Amouage- Honour Woman... Önce şöyle bir markaya giriş yapalım; Amouage, Umman Sultanı tarafından arabic parfüm sanatını dünyaya sunmak için 1983'de kurulan lüks bir parfümevi. Dikkat ederseniz şişe tasarımı camiyi andırıyor, esasen bu cami Umman Muskat'taki Ruwi Camii imiş.(kaynak: fragrantica.com)

Evet, artık kokudan bahsetmeye başlayabiliriz. Öncelikle, ismi çok dikkatimi çekmiş idi benim... Araştırdım sonra neden onur diye, mutlaka bir hikayesi olmalı dedim... Nitekim de dediğim çıktı; Cio-cio-san adlı geyşaya adanmış bir parfüm olduğunu öğrendim kokunun. Gelin, daha derinlemesine dalalım hikayeye beraber;

'nagazaki'de görev yapan amerikalı deniz subayı pinkerton orada bir ev satın alır. japon adetlerine göre geyşa cho-cho-san, takma adı ile butterfly'da artık pinkerton'a aittir. pinkerton ülkesine geri döner ve orada kate ile evlenir. üç yıl sonra butterfly'dan olan ortak çocuğunu almak için japonya'ya geri döndüğünde, butterfly kendini bıçaklayarak intihar eder.'(kaynak:ekşi sözlük@greenandgreen)

Epey hüzünlü bir hikaye... Kokunun içeriğini büyük anlamda beyaz çiçekler, temelde ise yumrulu bir sümbülün oluşturduğunu söyleyebilirim. Koku yaratıcıları yine iki kadın... Alexandra Carlin ve Violaine Collas parfümörler... 

Parfüm açılışında rubarb(ekşi-tatlı sucul bir meyve), kişniş ve biber hissediliyor. Temel notalar deri, tütsü ve çeşitli balsam, reçinelerle çevrili yasemin, vadi zambağı, gardenya, karanfil ve sümbül parfümü oluşturuyor... İlkbahar ve sonbahara çok yakışacak aşırı ağır olmayan bir rayihası var... Kalıcılık oldukça iyi olmakla beraber 'ben burdayım' diye bağıran aşırı iddialı bir parfüm değil, daha çok tensel ve romantik bir koku...

Özetle ben zaten çiçeksi parfümleri çok sevdiğimden honour da oldukça hoşuma giden bir parfüm oldu. Son olarak aşağıda Puccini'nin 1904 yılında bestelediği 'Madama Butterfly' operasını dinleyebilirsiniz, sevgilerimle...